Taner Akçakanat - Geçmiş Yaşam Çalışması (Anda Yaşama Çalışması) +90 553 918 4812
Ana sayfa| Hesabım / Üyelik | EN

Blog Yazılarım

Çalışmalar Sonrası

Soru Sormak ya da Sorgulamak ?


Soru Sormak ya da Sorgulamak

Hayatta yaşadıklarımız iyi gitmediğinde, hayal kırıklıklarının yarattığı kızgınlık, öfke enerjileri kişileri aşağı çeker. Çoğu zaman yaşananlar bizi moral bozukluğuna uğratır. Yaşananlardan dolayı işin içinden çıkamayınca suçlayacak kişi aramaya başlarız.  En kolay suçlanabilecek kişi bazen en yakınımızda olan, kendimiz oluruz.

Çoğu zaman kişilere en büyük zararı, kendisi verir. Kişi kendisini herkesten fazla sorgular.  Başına gelenleri anlamaya çalışmak yerine, kendisine yüklenir.

Sorgulama bir müfettişin ya da dedektifin kişiyi sıkıştırması gibidir. Hareket alanını daraltır. Hayatınızla ilgili ‘Neden’, ‘Niçin’, ‘Niye’ ile başlayan sorular bir kere cevap bulmak için sorulduğunda sizi olumlu yönlendirebilir ama sürekli bu soruları sorarsanız, olumlu yanıtlar alamazsınız.  Alınan cevaplar bir şeylerin ters gittiğine dair cümleler olur ve sizi girdabın içine çeker.

Neden hayatım hep kötüye gidiyor?

Niçin hep insanlar beni suçluyor ?

Niye hep başarısız oluyorum ?

Bunun yerine şu soruları sorabiliriz. ‘Bundan daha iyi nasıl olur?’, ‘Bundan ne öğrenebilirim ?’. Ayrıca, ‘ Elimden geleni yapıp gerisini bırakıyorum’ gibi olumlama cümleleri ile desteklemek bu süreçten çıkmanıza yardım eder.

Sorgulama sonunda iyi bir şey çıkmaz, kişiyi kötü hissettirdiği için kendisini kötü duygularda hissetmeye devam eder.  Olumsuz duygular kişinin bu durumdan çıkmasını zorlaştırır.

Buradaki önemli duygu dönüşümlerinden biride ‘Daha kötüsü olabilirdi’ cümlesinin altında yatar.  Şanslı insanlar incelendiğinde, başlarına gelen olaylar ne olursa olsun daha kötüsü olabileceğini düşünürler. Yaşadıkları kötü olayları, yukarı doğru çıkarken uğradıkları bir yer olarak görürler.

Yaşanan olayları kontrol edemeyebiliriz ama onlara karşı olan tavrımızı kontrol edebiliriz. Zihnimiz çok kuvvetlidir neye odaklanırsa onu çoğaltır. Şu soruların cevaplarını vermeye ne dersiniz?

1.     Beni mutlu eden nedir?

2.     Hayatımda gurur duyduğum şeyler nelerdir?

3.     Ben kimi seviyorum? Beni kimler seviyor?

4.     İstediğim sonuçlar nelerdir?

5.     Bunun için şu anda yapabileceğim şeyler var mı?

Kötü hissetmekte yanlış bir şey yoktur, ama kötü hissedip o dip noktadan çıkamamakta sıkıntı vardır. Uzun süre dipte kalmak kişiyi yorar. Her şeye negatif bakmamızı sağlar. Şu ilke çok önemlidir. ‘Ben iyi hissettiğim sürece faydalı olabilirim’.  İyi hisseden bir şahıs, daha iyi arkadaş, eş, komşu ve insan olacaktır. Psikologların araştırmalarında da bu veri bulunmuştur. Olumlu hisseden bir kişi çevresindeki olumluları görür, olumsuz hisseden kişiler ise baktığı her yerde olumsuzları görür. Nereye gidersek gidelim, kendimizden kurtulamayız. Kendimizi dengeleme bir yerde değil, andadır. Başlama yeri şimdidedir.

Kötü hissettiğinizde bu durumu normal karşılayın. Dinlenmeniz gerekiyorsa dinlenin, müzik dinleyin, meditasyon yapın, yürüyüş yapın, şükür defterine yazın; Her gün şükrettiğiniz şeyleri yazılı olarak, deftere not alın. Yapılan araştırmalar. Günlük tutmanın, yazılı olarak iyi şeylere odaklanmanın çok iyi sonuç verdiğini bildiriyor. Sizi dinlendirecek ne varsa onu yapın ve durumun geçici olduğunu düşünün.

Genelde kendimizi bizden daha iyi durumda olanlarla veya durumlarımızla karşılaştırırız. Daha kötü olanlarla veya durumlarımızla karşılaştırmayız. Bu durum bizi kötü hissettirir. Şükür defterinin amacı budur. Sahip olduklarımıza şükretmek ve daha kötüsü olabileceğini bilmektir.

Hadi o zaman işe şimdi kendimizden başlayalım.

Taner Akçakanat


Eğitim ve seans almak için;
☎️: 0312 803 23 90
???? : +90553 918 4812